Menu

Aydın tarihimizin çöp adamları

 

Ülke solu ve aydınını kontrol etmek üzere çıkarılan iki proje gazete sessiz sedasız göçüp gitti. Geride ağır kokulu bir tortu kaldı.

Kabataş şahidi İsmet Berkan, Radikal’den sıçradığı Hürriyet’ten de kovuldu. Bir ara NTV denilen kanalda boy göstermekteydi. AKP sağ olsun bütün kanallara kayyum atayıp bizi TV seyretme kötü alışkanlığından kurtardığı için nerede ne yapar bilmiyorum. Büyük kayıp sayılmaz. Taraf’ın mucidi Ahmet Altan ise kardeşi ile birlikte çile dolduruyor. Ne kötü, bir tek seveni yok. Perihan Mağden’den başka…

Türkçe bilmez bu kekeme yazar da Radikal yazarıydı malumunuz. Büyük romanlarını yazmak üzere uzun izinlere çıkıyor, sonra geri dönüyordu. Şimdi geriye dönüp yazdıklarına bakın; ne yazdığı bir yana, Türkçe değildir hiçbiri. İşte bu büyük edebiyatçı sahip çıktı bir tek Ahmet Altan’a.

Böyle güzel yazılardan, söyleşilerden T24 adlı internet portalı sayesinde haberdar oluyoruz sağ olsun. Bir tür yeni Taraf bu site. Oya Baydar orada, Murat Belge orada. Gerisini saymaya gerek var mı? Perihan Mağden’in o müthiş söyleşini de orada gördüm. Gerçi kaynağı başka bir portaldı ama olsun. Sonuçta bize ulaştı, maksat hâsıl oldu.

Perihan Mağden’in söyleşini okurken şöyle notlar aldım:

"Müftü nikâhı imam nikâhının bir versiyonu demek; Cumhuriyet mitingci kadınlar niye sokaklara dökülmüyor?"

“Ne bileyim… Sonuçta Ahmet Altan benim bir ahbabım, dostum… Özellikle onunla ilgili inanılmaz bir vicdan azabı duyduğum zamanlar oldu. Ama içeride o kadar dik duruyor ki…”

Arada muhabir neden yazmadığını soruyor. Şöyle cevabı: “Hem yazmalıyım diyebileceğim bir yer yok, hem de yazmamı gerektirecek yazılar olduğunu da düşünmüyorum. Ve hiç ihtiyaç olmadığı kanaatindeyim.” Bir iki hafta Taylan Kara cevap yazdı bu yazma bilmez yazara. Düşünün, Hanımefendinin 16 kitabı Kültür Bakanlığından teşvik almıştı. 17.sine alamayınca iktidarı eleştirmeye karar vermişti. O kadar muhaliftirler.

Gazeteci dostumuz Ceyda Karan paylaştı, haberim oldu. Bu T24’ün yazarlarından Murat Belge o hiç ihtiyaç olmayan yazılarında sola küfretmeyi sürdürüyordu. Aslında ömrü hayatında yazılarında ciddiye alınacak tek içerik de sola ettiği küfürlerden ibaret zaten. Dün Ufuk Uras da katıldı bu koroya. Sarayda galası yapılan filmi övüyor, filmi eleştirenlere küfrediyordu.

Aydın tarihimizde ne müthiş adamlar var. Mesela Doğan Avcıoğlu’nu, Orhan Kemal’i, Aziz Nesin’i düşünün bir de bunları. Bunlar da aydın tarihimizin çöp adamları. Çoğunu kafasız çizmişler üstelik. Ortalık kafasız çöp dolu!

 


Herkes bilsin